نبذة مختصرة : Milliyetçiliğin toplumsal cinsiyet ile olan ilişkisi uzun yıllar boyunca üzerinde durulmayan bir konu olmuştur. Son dönemlerde özellikle milliyetçi proje ve uygulamaların kadın ve erkeği farklı şekilde konu edinmeleri, toplumsal cinsiyet alanındaki çalışmaların milliyetçilik ile birlikte ele alınmasını gündeme getirmiştir. Kadının söz konusu proje ve uygulamalarda yok sayılması kadın çalışmaları alanında yeni bir tartışma konusuna yol açmıştır. Özellikle millî kimlik inşa süreçlerinde kadının araçsallaştırılmasına yönelik politikalar milliyetçiliğin somut olarak ortaya konulduğu örnekler olarak değerlendirilmektedir. Kadının özel alan ve kamusal alandaki konumu milliyetçi politikalarda değişim ve dönüşüme uğramaktadır. Özellikle millî mücadele, savaş dönemlerinde kadın bedeni, vatan, namus, toprak parçası olarak kutsallaştırılırken bir yandan da annelik rolü ile aile içinde özel alanda konumlandırılmaktadır. Bu çalışmada milliyetçilik ve toplumsal cinsiyet arasındaki ilişki irdelenmektedir. İkincil verilerden yararlanılarak hazırlanan çalışmada öncelikle milliyetçilik ve toplumsal cinsiyet tanımlamaları ve kuramlarına yönelik görüşler ele alınmıştır. Sonrasında milliyetçi söylem ve projeler bağlamında kadınların değişen rolleri ve kadınlara atfedilen roller feminist literatür kapsamında irdelenmiştir. Çalışmada, kadınların gönüllü ya da gönülsüz olarak, bilerek veya farkında olmadan milliyetçi projelerde yer aldığı, özellikle ulus inşa süreçlerinin yeniden üreticisi veya taşıyıcısı oldukları sonucuna varılmıştır.
No Comments.