نبذة مختصرة : Bu çalışma Gökalp’in modernleşme düşüncesindeki örtük gündeminin seçkin kültür ile halk kültürü arasındaki toplumsal ikilik olduğunu ileri sürmektedir. Amacım, Gökalp’in Osmanlı-Türk modernleşmesine ilişkin analizlerini -erken dönem Batılılaşma eleştirilerini ve alternatif modernleşme modelini- seçkin kültür-halk kültürü ikiliği temelinde tartışmaya açmaktır. Bu makalenin temel sorusu Gökalp’in Osmanlı-Türk modernleşmesi ile seçkin kültür ve halk kültürü arasındaki toplumsal ikilik arasında nasıl bir ilişki kurduğudur. Bu bağlamda, Gökalp’in Tanzimat aydınlarına yönelik eleştirileri, Gökalp’in modernleşme modelinde aydınların rolü ve Türkçülüğün esaslarından biri olan “halka doğru” ilkesinin ödevleri hars, tehzib ve medeniyet kavramları aracılığıyla analiz edilmektedir. Bu analize göre, Gökalp düşüncesindeki seçkin kültür-halk kültürü ikiliği ve sentezi, kültür-medeniyet ikiliği ve sentezinin izlerini taşımaktadır. Gökalp, halk kültürü-seçkin kültür kopukluğu olarak somutlaşan toplumsal ikiliğin, erken dönem Osmanlı-Türk modernleşmesinin sorunsallaşmasında önemli bir dinamik olduğunu ve bu kopukluğun karşılıklı olarak inşa edildiğini düşünmektedir. Gökalp’in modernleşme modeline ilişkin programı aslında seçkin kültür ile halk kültürü arasındaki kopukluğu aşma çabası ve girişimidir; böylece o, tehzib kavramı temelinde ve ‘halka doğru’ ilkesi aracılığıyla ilişkisel bir modernleşme modeli kurma idealini benimsemiştir. Gökalp, seçkin kültür-halk kültürü arasındaki sentezi Osmanlı-Türk toplumunda toplumsal dayanışma ve bütünleşmenin bir mekanizması olarak görmüştür. Gökalp, seçkin kültür-halk kültürü ikiliğinde ve sentezinde eğitimin ve aydınların rolünü ön plana çıkarmıştır. ; This study argues that Gökalp's implicit agenda in his modernization thought is the societal dichotomy between elite culture and folk culture. My aim is to discuss Gökalp's analyses of Ottoman-Turkish modernization—his early critiques of Westernization and alternative modernization model—on the basis of the elite culture-folk culture ...
No Comments.